Neyse, eğer bu 100’lüğü öğrenirseniz belli ki İspanyolca konuşmayacaksınız. Ama İspanya’da bir şekilde anlaşılabileceksiniz. İspanya’da neredeyse herkesin ingilizce bildiğini ve konuşabildiğini çok duydum… Öyle işte. Saçmalık! Her yıl kardeşim bizi ziyarete geliyor. O ingilizceyi biliyor, iyi konuşuyor. İlk kez bize gelmek üzereyken ingilizcesi varken mahvolmayacağından emindi. Saf!
Dükkandaki kasalarda muhatapları bulmaya çalışıyordu.. Durakta, tren istasyonunda… Ama her şey acınacak bir şekilde bitiyordu. Sıradan ifadelerden ve ona kadar olan rakamlardan daha fazlası hiçbir şey yoktu. Hayır. Elbette birçok insan ingilizceyi biliyor. Ama bunlar sadece sokaktaki insanlar değil.
Bu yüzden kendimizi «yüzlüğümüzle» silahlandırıyoruz ve cesurca İspanya’ya gidiyoruz!
1. abrir — açmak
2. acabar — bitirmek
3. aceptar — kabul etmek
4. alcanzar — ulaşmak
5. aparecer — ortaya çıkmak
6. ayudar — yardım etmek
7. buscar — aramak
8. caer — düşmek
9. cambiar — değiştirmek/değişmek
10. comenzar — başlamak
11. comprender — anlamak
12. conocer — bilmek
13. conseguir — becermek, başarıyla ulaşmak
14. considerar — düşünmek, ölçüp biçmek
15. contar — sayılmak, göz önüne almak
16. convertir — dönüşmek/dönüştürmek
17. correr — koşmak
18. crear — yaratmak
19. creer — inanmak
20. cumplir — sonuca ulaştırmak, tamamlamak
21. dar — vermek
22. deber — …-meli/malı; …-mak/-mek zorunda
23. decir — demek
24. dejar — bırakmak
25. descubrir — keşfetmek
26. dirigir — yönetmek, göndermek
27. empezar — başlamak
28. encontrar — bulmak
29. entender — anlamak
30. entrar — girmek
31. escribir — yazmak
32. escuchar — dinlemek
33. esperar — beklemek
34. estar — olmak
35. estudiar — öğrenmek
36. existir — var olmak
37. explicar — açıklamak
38. formar — kurmak
39. ganar — kazanmak, yenmek
40. gustar — beğenmek
41. hablar — konuşmak
42. hacer — yapmak
43. intentar — denemek
44. ir — gitmek
45. jugar — oynamak
46. leer — okumak
47. levantar — kalkmak
48. llamar — seslenmek
49. llegar — gelmek
50. llevar — taşımak
51. lograr — başarmak
52. mantener — tutmak, savunmak, geçindirmek
53. mirar — bakmak
54. morir — ölmek
55. nacer — doğmak
56. necesitar — ihtiyaç duymak, gerekmek
57. ocurrir — meydana gelmek
58. ofrecer — önermek
59. oír — duymak
60. pagar — ödemek
61. parecer — gözükmek
62. partir — ayırmak
63. pasar — geçmek, geçirmek
64. pedir — rica etmek
65. pensar — düşünmek, niyet etmek
66. perder — kaybetmek
67. permitir — izin vermek
68. poder — …-abilmek/-ebilmek
69. poner — поместить, положить; надеть
70. preguntar — sormak
71. presentar — sunmak
72. producir — üretmek
73. quedar — kalmak
74. querer — istemek
75. realizar — gerçekleştirmek
76. recibir — almak
77. reconocer — kabul etmek
78. recordar — hatırlamak
79. resultar — ortaya çıkmak, sonunda … olmak
80. saber — bilmek
81. sacar — çıkarmak
82. salir — çıkmak
83. seguir — takip etmek
84. sentir — hissetmek
85. ser — olmak
86. servir — hizmet vermek
87. suponer — sanmak
88. tener — sahip olmak
89. terminar — bitirmek
90. tocar — dokunmak
91. tomar — almak
92. trabajar — çalışmak
93. traer — getirmek
94. tratar — çabalamak
95. usar — kullanmak
96. utilizar — kullanmak; yararlanmak
97. venir — gelmek, varmal
98. ver — görmek
99. vivir — yaşamak
100. volver — dönmek
Tabii ki İspanyolcada hiçbir kelime bilmeden İspanya’ya gelenebilir. Buraya böylece taşınmıştık. Sadece nasıl teşekkür etmeyi ve merhaba demeyi biliyorduk. Ve sıkıntı yok… ihtiyaç duyduğumuz her şeye çabalayıp ulaşıyorduk. İşaretlerle, yüz ifadeleriyle, ve ingilizce kelimeleri birazcık yardımcı oldular. Yine de herkesin bildiği bir düzine ingilizce kelime var. Ek olarak açıkgöz aklımız bizim tamamen mahvolmamıza izin vermiyor.